PRP ve Kök Hücre

    Doç. Dr. Tayfun Türkaslan'a Sorun




    Prp ve mezoterapi

    PRP uygulamaları biyoteknoloji firmaları tarafından üretilmiş uygulama kitleri aracılığıyla hekimler tarafından yapılmaktadır. Uygulamalarda PRP ile hazırlanan maskeler kullanılabildiği gibi mezoterapi ve volüm artırıcı tedavilerde de PRP kullanılabilmektedir.

    PRP nedir?

    PRP, “Platelet Rich Plasma- platelet yönünden zenginleştirilmiş plazma uygulaması” adı verilen tedavi yönteminin kısaltılmış ismidir. Bu uygulama bir kişiden alınan küçük miktardaki kanın özel bir tüpe konularak santrfüj işlemine tabi tutulduktan sonra bileşenlerine ayrıştırılması ve elde edilen az miktardaki “platelet yönünden zenginleştirilmiş plazma”nın (PRP), yine aynı kişiye enjeksiyon yoluyla geri verilmesini temel alır.

    Uygulama hangi yollarla yapılmaktadır?

    PRP uygulamaları biyoteknoloji firmaları tarafından üretilmiş uygulama kitleri aracılığıyla hekimler tarafından yapılmaktadır. Uygulamalarda PRP ile hazırlanan maskeler kullanılabildiği gibi mezoterapi ve volüm artırıcı tedavilerde de PRP kullanılabilmektedir.

    En genel tanımla estetik tıpta PRP yüz, boyun, dekolte bölgesi, eller, bacak içleri, kollar gibi vücut bölümlerinde;

    1. Lazer / peeling gibi uygulamalardan hemen sonra, derinin hızla yapılanmasını sağlamak,

    2. Deride yılların ve UV ışınlarına maruz kalmanın sonuçlarını geriye döndürecek biçimde kırışıklıkların düzelmesini, çöküntülerin giderilmesini, esneklik ve parlaklığının yeniden kazandırılmasını sağlamak,

    3. İyileşmesi uzun süren yara, çatlak ve deri niteliğinin zarar gördüğü durumların kontrolünü sağlamak,

    4. Saç dökülmesinde tek başına kullanmak veya diğer tedavi seçeneklerinin etkisini güçlendirmek gibi amaçlarla ve yukarıda belirtilen alanlar dışında pek çok alanda başarıyla uygulanmaktadır.

    PRP uygulamasında amaç nedir?

    Plateletler – veya diğer adıyla trombositler—vücudumuzdaki hasarlı dokuların onarımını ve doğal hallerine dönmelerini sağlamak için gerekli olan “büyüme faktörlerini” yapısında barındıran kan bileşenleridir.

    Dokularımızda herhangi bir hasar oluştuğunda kanımız plateletleri bu dokuya toplayarak bir onarım süreci başlatır, PRP uygulamasının amacı ise bu hedef dokuya kan dolaşımı ile taşınabilecek olandan çok daha fazla sayıda plateleti verebilmektir, böylece hasarlı dokunun onarımı da bu kadar hızla ve güçlü bir şekilde başlar ve daha çabuk sonuçlanır, çünkü PRP ile elde edilen plateletlerin yoğunluğu kandakinden 2 ila 4 kat fazladır.

    Derinin gençleşmesi ile yara iyileşmesi arasındaki ilişki

    Derimizin yaşlanması aynı yaralanma sürecinde olduğu gibi bazı fiziksel özelliklerini kaybetmesinden kaynaklanır. Bu nedenle derimizi gençleştirmeye yönelik uygulamalarda aslında vücudumuzun bir yarayı iyileştirirken yaptıklarını çeşitli yöntemlerle taklit ederiz. Örneğin lazer, peeling gibi yöntemlerle derimize limitleri belli, hafif bir hasar verir ve bu hasarı derimizi hızla iyileştirmek için tetikleyici bir güç olarak kullanırız, bu hasar sonrasında büyüme faktörleri salınır ve iyileşme süreci başlar. Dermokozmetik ürünler de benzer şekilde derimizi yeniden yapılandıran maddelerin veya sentetik olarak elde edilmiş büyüme faktörlerinin bir iyileşme süreci başlatmasını sağlarlar.

    Derideki bir hasarı en etkili, en hızlı ve en doğal biçimde onarabilecek olan yapı, yine derinin ait olduğu bütünün bir parçasıdır, bu nedenle plazma uygulaması damarlarımızda dolaşan bu sihirli gücü harekete geçiren bir yöntem olarak gelişmiştir.

    Hangi alanlarda uygulanmaktadır?

    PRP uygulaması hücresel tedavinin uygulama alanlarından yalnızca biridir.

    Yeni bir yöntem değildir; dental (diş) implantlarla başlayan uygulama alanları; Estetik tıp,

    ortopedi, iyileşmeyen yara tedavisi gibi alanlarda hızla yayılmaktadır.

    Yakın bir gelecekte kronik ağrı tedavisinde, tendon hasarlarında,

    romatizmal yakınmalarda PRP kullanımına ait çok sayıda bilimsel çalışmanın yayınlanması beklenmektedir.

    SIK SORULAN SORULAR

    PRP denilen uygulama kök hücre tedavisi midir?

    Kök hücre tedavisi veya hücresel tedavi bir yaralanma veya hastalığı tedavi etmek amacıyla hasar görmüş olan bir organa yeni hücrelerin tanıtılması anlamına gelmektedir. PRP uygulamasında ise hasar gören bir yapının onarımı için onarım uyarıcı süreçlerin hızlı biçimde devreye sokulması söz konusudur. İki uygulama bu anlamda birbirinden farklıdır.

    Hastanın kendi kanının işlemden geçirilip hastaya tekrar verilmesi güvenilir bir uygulama mıdır?

    PRP uygulaması “otolog” dur, yani hastanın kendi kanı yine kendisine verilmektedir, dolayısıyla HIV, hepatit gibi herhangi bir bulaşıcı hastalığın bir başka kişiye bulaşması söz konusu değildir, kullanılan materyale hastanın kendi kanının dışında bir şey eklenmediği için bu uygulama güvenilir olarak değerlendirilebilir.

    PRP elde etmek için alınan kana herhangi bir şey karışamaz mı?

    Karışamaz.Kan tamamen kapalı ve steril tüplerin içine alınmaktadır, herhangi bir bulaşma riski yoktur.

    Pratikte PRP uygulaması nasıl yapılır?

    Uygulamanın yapılacağı kişiden 2 veya 3 tüp ( 16-23 ml) kan alınır, santrfüj cihazında plateletleri (trombositler) ayrıştırılır. Böylece plateletler kitteki tüpün içersinde yoğunlaşıp birikir ve PRP denilen bir kan ürünü ortaya çıkar. Bu ürün dolgu veya mezoterapi gibi yollarla deri altına uygulanır ve deriyi gençleştirici özelliği uygulamanın hemen sonrasında parlak ve canlı bir görünümle belirgin hale gelir.

    Bu tedavinin uygulanması ne kadar sürüyor? Özel bir koşul gerekiyor mu?

    Toplamda yaklaşık 30 dakikalık bir uygulamadır. Kolayca, acısız biçimde uygulanır.

    Plateletler bizim kanımızda serbest halde dolaştığına göre neden yaşlanan dokuya kendiliklerinden gidip bu süreci başlatmıyorlar?

    Aslında bunu belirli ölçüde yaparlar ancak genel olarak yaşlanmakta olan bir bedende tetikleme yeterince etkili olmaz. Bu nedenle plateletler özellikle yoğunlaştırılıp hedeflenen dokulara; yüze, boyuna, ellere ve diğer alanlara uygulanır.

    Plateletleri yoğunlaştırmak için tek bir yöntem mi var?

    Plateletlerin yoğunlaştırılarak yüksek yoğunluklu bir jel (PRP) elde etmek teknik olanaklarla ilgili bir konudur. Ancak plateletlerin bu zenginleştirme-yoğunlaştırma sırasında herhangi bir biçimde hasar görmemesi gerekir. Ayrıca bu zenginleştirme-yoğunlaştırmanın belli ölçülerde olması gerekir. Örneğin aşırı zenginleştirilmiş bir platelet jeli işe yaramayacaktır. Bir hastadan elde edilen kan ürününü aynı hastaya geri vermek için etkinlik ve güvenilirliği onaylanmış ürün ve yöntemler kullanılmalıdır.

    Bu plateletlerin mutlaka enjekte edilmesi mi gerekir?

    PRP mezoterapi veya dolgu yöntemiyle deri altına verilebildiği gibi bir maske yardımıyla da uygulanabilir, ayrıca, PRP’yi özel bir kremin içine karıştırıp uygulamak da mümkündür.

    Maske de mezoterapi yöntemi kadar gençleştirici bir etki sağlıyor mu?

    Sağlar. Uygulanan materyal (PRP) tamamen doğal, derinin zaten tanıdığı, etkilendiği, risk taşımayan bir materyaldir. Deriye ne yolla verilirse verilsin etkisini gösterecektir. Ayrıca PRP sadece gençleştirmede değil iyileşmeyen yaralarda, açık yaralarda, çene implantlarında ve benzer birçok alanda da kullanılabilir.

    Uygulanacak plateletin belli bir dozu var mıdır? Ne kadar platelete ihtiyaç duyulur? Ne kadarı uygulanır?

    Burada doz aşımı gibi bir problem yoktur. Elde edilen plateletlerin tamamı kullanılabilir. Genelde bir mezoterapi kiti ile toplam

    8 mililitre PRP elde edilebilir. Bu da yüz, boyun, dekolte bölgesi, kolların dışı, bacakların iç kısmı gibi alanların tamamında tedavi uygulamak için yeterlidir.

    Platelet uygulamasının etkisi ne zaman görülür?

    Uygulamadan hemen sonra ciltte sağlıklı bir parlaklık ortaya çıkar. Daha sonra bu parlak görünümde biraz gerileme olur, ancak bir kürden, yani 3 veya 4 uygulamadan sonra kalıcı bir gençlik etkisi daha belirgin bir hale gelir.

    Etkinin tam olarak sağlanması için bir kürü tamamlamak mı gerekir?

    Evet.. Bir kür (3 uygulama) tamamlandıktan sonra kalıcı bir ışıltı, bir toparlanma ortaya çıkar.

    Bir kür ile elde edilen olumlu sonuçlarda tamamen kaybolur mu?

    Kaybolmaz, ancak her 10-12 ayda bir tekrarlanan kürlerin etkisi kalıcı bir gençleştirici etkiye eşdeğerdir. Bu yüzden bu kürler gerek duyuldukça tekrarlanmalıdır.

    Platelet tedavisinin en önemli avantajı nedir?

    Elde edilen gençleştirici etkinin dolgu ve benzer uygulamalarda elde edilen etkiler gibi sadece belirli alanlara yoğunlaşmış olmaması, derinin daha büyük bir bölümüne yayılması ve daha kalıcı olmasıdır. Diğer yöntemlerle sağlanan olumlu sonuçlar belli bir süre devam eder, ancak PRP ile elde edilen olumlu sonuçlar tamamen kullanana aittir. Kaybolup gitmez.

    Bu uygulamada istenmeyen etkiler söz konusu mudur?

    Hastaya kendi kanından yani “otolog” bir materyal verilmektedir. Yapılan işlem basitçe yara iyileşmesi sürecini başlatmak ve hızlandırmaktır. İstenmeyen bir etki ile karşılaşma olasılığı oldukça düşüktür.

    PRP uygulaması acı verici midir?

    PRP uygulaması enjeksiyonla yapılır. Kan alınması esnasında duyulan rahatsızlıktan daha büyük boyutta bir acı hissi beklenmez. PRP ile mezoterapi uygulaması çoğunlukla derinin 1,5 mm altına yapılır, deriye hacim kazandırmak içinse daha derin uygulama yapmak gerekir, ancak bu uygulamalarda dışarıdan sürülen anestezik kremler acı hissini engeller.

    PRP uygulamasının yapılmasında sakınca olan kişiler var mı?

    Evet. Platelet sayısı yetersiz olan hastalarda, kanser hastalarında bu uygulama yapılamamaktadır.

    PRP uygulamasından beklentiler neler olmalıdır?

    Uygulama birçok beklentiyi karşılayacak üstün özelliklere sahiptir. Çünkü

    Uzun etkilidir,

    Yeniden canlandırıcı / yapılandırıcıdır,

    Kolay ve güvenli biçimde uygulanır,

    Yalnızca yeni kolajen oluşumunu değil, derinin tüm yaşamsal işlevlerini destekler.

    Kırışıklıkların ve çizgillerin giderilmesini deriyi “doldurarak” değil “gençleştirerek sağlar.

    İlk uygulamadan sonra ortaya çıkan parlak sağlıklı görünüm bir süre sonra hafif bir gerileme gösterebilir, bunun için ardışık birkaç uygulama yapmak ve genleştirici etkinin yığılmasını sağlamak gerekir.

    Ortalama olarak 3 uygulamadan oluşan kürler her 10-12 ayda bir kez tekrarlandığında kalıcı sayılabilecek kadar uzun etkili bir gençleştirici etkisi sağlanmış olacaktır.

    Tayfun Türkaslan’ın çalışmalarını Facebook, İnstagram veya Youtube sosyal medya hesaplarından takip edebilirsiniz.